"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sav Nur Talebelerinden Hasan Kurt

Hasan ŞEN
08 Mayıs 2024, Çarşamba
Bir diğer tabir ile Nur Postacılarından…

Kendisini ziyaret ettiğimizde yaz günü olması sebebiyle biz de kısa kollu olarak gittik. Hanımlar tesettürlü oldukları için beğendi, fakat biz kısa kollu olduğumuz için “Siz Müslüman Hıristiyan Ruhanîleri misiniz?” diyerek kabul etmek istemedi. Sonra kendimizi Nur Talebesi olarak söyleyince hatır için kabul etti. Çok yaşlı idi, fakat dinç bir yapısı vardı. Bir gün, Üstad Hazretleri götürüp tashih ettirmek için Tahirî Mutlu Ağabeyden aldığı Risalelerle polis de olmadığı için Üstad’ın kapısına varır.

Fakat pusuda olan polisler hemen gelirler ve haydi karakola derler. Hasan Kurt Ağabey karakoldan korkmaz, fakat Tahirî Ağabeyden aldığı ve Üstada götüreceği Risaleleri ele geçirirlerse teksirle çoğalttıklarını anlayacaklar diye endişelenir. Hasan Kurt Ağabey Risaleleri güvenilir birine vermek için fırsat kollamaktadır. Polis, Hasan’dan zarar gelmez diye kelepçe takmamıştır. Süleyman Rüştü Çakın Ağabeyin dükkânına yaklaşınca Hasan Ağabeyi fark eden Rüştü Çakın Ağabeye teksir Risaleleri verir ve rahatlar. Üzerinden büyük bir yük kalkar. Artık karakolda dayak yemiş, işkence görmüş umurunda değildir. Komiserlerden birisi, meseleleri bilen kimsedir. Hasan Ağabeyi kurtarmak ister. “Söz verirsen bir daha gelmeyeceğine seni bırakırım” der. Fakat Hasan Kurt Ağabey “Ben söz veremem” der. “Neden söz vermiyorsun?” deyince, kalbini Üstada bağlamış olan Hasan Kurt Ağabey, “Biz Müslümanız, söz verdik mi tutmamız lazım. Belki yine giderim…” Polis: “Yasak dinlemiyorsun.” Hasan Ağabey: “Yasaksa yasak. Fakat ben söz veremem.” Polis, “Bir daha gelirsen iki kat cezalı olursun” der ve serbest bırakır.

Karakoldan çıkınca Rüştü Çakın Ağabeyin yanına gelir. Beraberce Üstad’a giderler. Üstad, bazı menfî olayların olduğunu anlar ve sorar. Hasan Kurt Ağabey de anlatır. Üstad da neşelenir. “Aferin, aferin… Çok iyi yapmışsın” der ve arkasından “Ne istiyorlarmış, benden şimdiye kadar kim zarar gördü çıksın desin…” diye öfkeyle söylenir. Sonra hizmetleri sorar “Teksir devam ediyor mu?”, “Ediyor Üstadım” derler ve Sav’dan getirdikleri nüshaları verirler. Üstad tashih eder, “Devam edin” der ve ekler “Öyle sevap kazanıyorsunuz ki sizin uykularınız bile ibadet sayılıyor. Risaleleri her okuyandan sizin defter-i amalinize sevap gelecek” diye müjdeler verir.

Hasan Kurt Ağabey Üstad Hazretlerinin istediği elli tane Zülfikâr eserini Eğirdir’e götürecektir. Isparta Eğirdir arası otuz beş kilometredir. Üstelik patika yolu kullanacaktır. Hasan Kurt Ağabey için pek mühim değildir. Yola devam eder, çünkü aldığı Risaleler, Eğirdir’de hizmetlerde ileri olan Ali Çilingir’e teslim edilecek ve onun vasıtasıyla Üstad’a ulaştırılacaktır. Hasan Kurt Ağabey namaz için mola verir. Az sonra jandarma baskın yapar. Hasan Ağabey kendini çoban olarak tanıtır. Jandarmalar ilişmez. Yorucu bir yolculuktan sonra Ali Savran’ın (Çilingir Ali) evine varır, meseleyi anlatır ve Risaleleri verir. Çilingir Ali de “Evvelallah ben bunları Üstada iletirim” der. Hasan Kurt Ağabey Eğirdir’de bir gece kaldıktan sonra Barla, Bedre, İslamköy’ü geçerek yine yaya olarak Sav’a döner.

Bir zamanların sahabe asrını yaşamayı prensip edinmiş Nur hizmeti, gizli derslerle ve sohbetlerle yaşanır. Bu hal gençlerde ve henüz ham olanlarda umutsuzluğa sebep olmaktadır. Tahirî Mutlu Ağabey, “Bu eserlerin böyle gizli kalacağını zannetmeyin. Bir gün gelecek bu eserler vitrinlerde serbest satılacak” diye müjde verir. Ve Tahirî ve Hüsrev ağabeylerin müjdeleri gerçek olur. Risaleler serbestçe satılmaya başlar. 

Hasan Kurt Ağabey o günleri görmenin huzuruyla 2010 yılında hayatını noktalar. Mustafa Sungur Ağabey cenazesine katılır. Hasan Ağabeyin Üstad’ın yanındaki kıymetini anlattıktan sonra tabutunu omuzlar. Doksan üç yıllık Nurlu bir ömür kıymetli bir sandık gibi Sav toprağına konulur. Allah binler rahmet eylesin. Mekânı Cennet olsun. Bize de şefaat etsin inşallah.

Okunma Sayısı: 829
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    8.5.2024 21:36:04

    Allah  c.c. Üstad BEDIÜZZAMAN ve onun gibi İMAN, KUR'AN ve İLAYI KELAMULLAH için mücadele, mücahede ve müdafaa edip, maddi veya manevi irtibatlı olan ve VEFAT eden cümle SALİH ve SALİHAT, Mümin ve müminata, muvahhidîn ve muvahhidata gani gani RAHMET eylesin. Cümle aile efradı ve dostlarına sabr-ı cemil ihsan etsin. Mekanları cennet bahçesi olsun inşaallah. Amiiin, Amiiin, elfü elfi Amiiin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı